Gündüz kuşağı programlarına RTÜK şoku! Ceza yağdırdı!
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, 6112 sayılı Yasa'da yer alan yayıncılık ilkelerini ihlal eden, Ece Üner ile Susma, Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme, Fulya ile Umudun Olsun programlarını yayınlayan kanallara toplum ahlakına aykırı ve aile değerlerini hiçe sayma gerekçesiyle idari para cezası verdi.



Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun (RTÜK), 6112 sayılı Yasa'da yer alan yayıncılık ilkelerini ihlal eden televizyon programlarını yayınlayan kanallara, çeşitli müeyyideler uyguladığı bildirildi. RTÜK'ten yapılan yazılı açıklamaya göre, Üst Kurul "toplum ahlakına aykırı ve aile değerlerini hiçe sayan" yayınların yapıldığı kuşak programlarını inceledi.

ÇARPIK İLİŞKİLER VE KÜFÜRLEŞME
İzleme dosyalarını görüşen Üst Kurul 6112 sayılı Yasa'da yer alan yayıncılık ilkelerini ihlal edenlere çeşitli müeyyideler uyguladı. Buna göre FOX'ta yayınlanan, sunuculuğunu Fulya Öztürk'ün yaptığı "Fulya ile Umudun Olsun" adlı program hakkında, "canlı yayında kişiler arasındaki çarpık ilişkilerin ekrana yansıtılması ve diyaloglar sırasındaki küfürleşmeler" nedeniyle idari para cezası uygulanmasına karar verildi.

STÜDYODA MAHKEME ALGISININ YARATILMASI
Kanal D'de yayınlanan "Ece Üner ile Susma" programına ilişkin "toplumsal değerler hiçe sayılarak aile kurumuna aykırı şekilde illegal ilişkilerin ortaya konulması ve taraflar arasındaki ihtilafın, sanki mahkemedeymişçesine stüdyo atmosferinde yargılanması" yayın ilkesi ihlali olarak değerlendirildi ve yapılan oylama sonucu yayıncı kuruluş hakkında idari para cezası müeyyidesi uygulandı.


PARA CEZASI VERİLDİ
Show TV'nin "Didem Arslan Yılmaz'la Vazgeçme" programında ise "boşanma aşamasında olan bir evliliğin tarafları arasında yaşanan tartışmaların ve çocukların velayetlerinin kimde kalacağı gibi aile mahkemelerinin konusu olan bir durumun canlı yayında izleyicilere sunulması" yasa ihlali sayılarak yayınca kuruluşa idari para cezası verilmesi kararlaştırıldı.

Medyaradar

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin'den flaş açıklama! Kadın programları kaldırılacak mı?
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, gündemden düşmeyen kadın programlarına yönelik flaş açıklamalarda bulundu.





Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Sabah gazetesinden Tuğba Kalçık'a konuştu. Sürekli gündemde olan kadın programlarına yönelik sorulara cevap veren Şahin, kaldırılıp kaldırılmayacağına yönelik ilk kez net açıklamada bulundu.

"KALDIRMAYI DÜŞÜNMÜYORUZ"

'Kadın programları da son günlerde çok gündeme geliyor. Buna yönelik bir düzenleme düşünüyor musunuz?' sorusuna cevap veren Ebubekir Şahin, "Kadın kuşağı çok reyting alan ve izlenen bir dilim. Kadınlarımız da izliyor, çocuklarımız da. Bize bu programlarla ilgili çok fazla şikayet geliyor. Geçtiğimiz günlerde aşırıya kaçanlara ceza vermek zorunda kaldık. Bu programların içeriğini dönüştürmemiz gerekiyor. Tüm bu programları yapanlarla ve kanallarla bir toplantı yapmayı planlıyoruz. Programları kaldırmayı düşünmüyoruz ama içeriğinin mutlaka kamu yararına olacak şekilde evrilmesi gerekiyor. Yakın zamanda bunun için gerekli adımları da atacağız" ifadelerini kullandı.

Medyaradar

TBMM'ye 'gündüz kuşağı' şikâyeti! "Bu programlara ciddi bir el atılmalı"
TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu'nda konuşan uzmanlar "gündüz kuşağı kadın programlarını" sert bir dille eleştirdi.




TBMM Kadına Yönelik Şiddetin Sebeplerinin Belirlenmesi Araştırma Komisyonu'nda konuşan Psikiyatrist Gülseren Budayıcıoğlu, "Bir kadını en kolay bizim 'paranoid durum' adını verdiğimiz hastalığa sahip erkekler öldürür. Devletimiz sadece bu erkekleri ayırabilse inanın şiddet ciddi oranda azalır. Biz, bunları eğer tespit edebilirsek, tedavi edebilir ve uzun süre akıl hastanelerinde tutabiliriz" dedi.


Milliyet'ten Bahar Atakan'ın aktardığı habere göre; Budayıcıoğlu, gündüz kuşağı programlarına ilişkin, "Her ne kadar reytingleri çok yüksek, çok seyredilen programlar olsa da bu programların bizim halkımızı çok iyi etkilediğini hiçbirimiz söyleyemiyoruz zaten. Şu kadına şiddet konusunda bizlere hizmet eden programlar olması bizi açıkçası çok memnun eder" ifadelerini kullandı.


ŞİDDET DİLİ YAYGINLAŞIYOR'

"İyi hal indirimlerini" eleştiren avukat Rezan Epözdemir, "Artık Türkiye'de 'profesyonel kadın katilliği' diye bir kurum oluştu. Yani öncesini planlayan, yargılamadaki tutum ve davranışlarını dahi en ince ayrıntısına kadar planlayan, savunma mekanizmasını, cezasını minimize etmeye dönük kurgu şekilde planlayan, eylemden sonra da telefonu, SIM kartı değişik yerlerde atan baz kayıtları vermesin diye 'profesyonel bir kadın katilliği' kurumu ihdas edildi dedi.

Gündüz kuşağı kadın programlarını eleştiren Epözdemir, bu yayınların akademik ve bilimsel bir ağırlıklarının olmadığını, bu tür programlarda şiddet dilinin yaygınlaştığını kaydetti.

'CİDDİ BİR ŞEKİLDE EL ATILMALI'

Psikolog, TV yapımcısı Gökhan Çınar gündüz kuşağı programları için, "merdiven altı" tabirini kullanarak, şunları söyledi:


Şiddeti, acıyı dinleyip bunu bir sansasyonel alt yapıyla bir reyting malzemesi olarak kullanıp ondan sonra da bu konuların kapatılıp yenilerinin gelmesinin aksine şiddeti normalleştirdiğini düşünüyorum ama çok büyük bir kitle var orada. Bu programlara bence ciddi bir el atılmalı, bunu üç ay boyunca gündüz kuşağı yapmış biri olarak söylüyorum.

Medyaradar

Ahlâksızlıkta yarışan gündüz kuşağı programları kaldırılsın
Sivil Toplum Kuruluşları, toplumun milli ve manevi değerlerini çürütmeye yönelik, mahremiyeti ayaklar altına alan ahlaksız programların kaldırılmasını istiyor.




Gündüz kuşağının yeni favorileri her geçen gün artmaya devam ettikçe, seyircilerin sinirleri daha da bozulmaya başladı. Gündüz kuşağı programlarından Serap Paköz İle Gerçeğin Peşinde'de İ.K. isimli şahsa yapılan DNA testinde çocuğunun kendisinden olmadığı ortaya çıktı.

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, "Mahremiyet, kişilerin, başkalarının öğrenmelerini istemedikleri özel hâlleridir. Mahremiyete saygı gereklidir. Bu gizlilik veya özel hayata saygı diye de tarif edilebilir. İnsanların özel hallerini araştırmak, yaymak mahremiyetin ihlalidir. Günümüzde özellikle sosyal medya ve TV'lerde çeşitli programlarda, insanların mahremiyetleri ortaya saçılmaktadır. Çarpık anlayış ve ilişkiler sıradan işler gibi gösterilmeye başlanılmıştır. Birbirinden bunu görenlerin daha vahim olanlarına yönelmeleri yaygınlaşmaktadır. Başka toplumlarda bu tür uygulama veya yaşantı tarzı olabilir. Özellikle Batı toplumlarında aile, toplum, birlikte yaşama ve ahlak anlayışlarında çeşitlilikler olabilmektedir. O toplumların insana ve aileye bakışları ile Müslüman Türk Milletinin bakışı arasında dağlar kadar fark vardır. Dinimiz İslam, mahremiyetin korunmasını teşvik etmiş, ihlalini de büyük suç saymıştır. Toplumu bozan, aileyi zedeleyen, genç dimağları çürüten bir anlayış olarak görmüştür.

Dinimiz, örf ve adetlerimiz, insanların içinde yaşadıkları evleri özel ve mahrem saymıştır. Hatta hane halkına nispetle ev içindeki odaları bile mahrem alanlar olarak belirlemiştir. Son günlerde, gayri ahlaki yaşantıların çok rahat bir şekilde anlatıldığı, toplumumuzun aile yapısına uymayan söz ve davranışların sergilendiği programlar maalesef artış göstermektedir.

Öncelikle vatandaşlarımız bu programları izlememeli, ilgili kurumlara gerekli şikayetleri yapmalıdırlar. RTÜK başta olmak üzere, kurum ve kuruluşlar da aile kurumunun, geleceğimiz çocuklarımızın ve toplumumuzun güçlü ve müreffeh yarınları için üzerine düşen görevi yerine getirmelidir" diye konuştu.

TV Kanallarına çeki düzen verilmeli!
Mil-Diyanet Sen Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tahiroğlu da, "Sabah kuşakları adı altında program yapan yaklaşık 9 kanala RTÜK tarafından bir ihtar gönderildi. Bu yetersiz bir adımdır. RTÜK'te de bir ahlak ve denetim kurulu oluşturulmalı ve bu kurulda Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan da bir temsilcinin olmasını istiyoruz. Bu sabah kuşaklarındaki toplum tahribatı çok olunca insanlar ister istemez çareyi Diyanet'te arıyor.

Bu programlarda birçok şey normalleştiriliyor. Maneviyatı kuvvetli gençler yetiştirilmeli. 6 buçuk milyon z kuşağı dediğimiz genç neslimiz mevcut. Bu çocuklarımıza maneviyat duygusunu aşılamalıyız. Bu tür programların kaldırılması ve televizyon kanallarına çeki düzen verilmesi gerekiyor" görüşünü dile getirdi.


Akit Haber

RTÜK'ten gündüz kuşağındaki ahlaksızlıklar için ilk hamle! 'Aile içi mahremiyeti yıkan...
RTÜK, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından düzenlenen "Medya ve Aile Değerleri Çalıştayı"nın sonuç bildirgesi yayımlandı. Buna göre; gündüz kuşağı programları başta olmak üzere, toplum ahlak yapısına aykırı yayın içeriklerinin kaldırılması önerildi.



RTÜK, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından "Medya ve Aile Değerleri Çalıştayı" düzenledi. Çalıştayın sonuç bildirgesi, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin tarafından yayınlandı.

Gündüz kuşağı programları için ilk hamle!
Sonuç bildirgesinde toplum ahlak yapısını tehdit eden gündüz kuşağı programlarına dikkat çekildi. Bildirgede, "Gündüz kuşağında aile içi yaşantıların toplumun göz önüne serilmesi sonucunda aile içi mahremiyeti yıkan, aile kurumunu itibarsızlaştıran ve toplumsal değerleri erozyona uğratan yapımlara yer verilmemesi" önerildi.

"Medya ve Aile Değerleri Çalıştayı"nda alınan öneri kararları şu şekilde:







Akit Haber

RTÜK'ten flaş hamle! Mercek altına aldı
RTÜK üyeleri, gündüz kuşağı programlarına yönelik artan şikayetleri görüşmek için 7 televizyon kanalının genel müdürleriyle bir araya geldi.




Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyeleri, gündüz kuşağı programlarına yönelik artan şikayetleri görüşmek için 7 televizyon kanalının genel müdürleriyle bir araya geldi.

RTÜK'ten yapılan açıklamaya göre üst kurul gündüz kuşağı programlarını mercek altına aldı.

Daha önce kanal yöneticilerine uyarıcı mektup gönderen RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, artan şikayetler üzerine 7 televizyonun genel müdürünü Ankara'da toplantıya davet etti.

Şahin ve Üst Kurul üyeleri, RTÜK İletişim Merkezi, CİMER ve sosyal medya gibi mecralardan gelen vatandaş bildirimlerini kanal yöneticilerine aktardı.

Toplantıda 3 ana başlıkta konuyu ele alan RTÜK yönetimi, çocukların korunması, toplumsal değerler ve kadına yönelik şiddet ile medyada kadın temsiliyeti temalarını işledi.

Üst Kurul uzmanlarının hazırladığı sunumda, yayın örnekleri gösterilerek, program içerikleri yayıncılık ilkelerine uygunluk açısından değerlendirildi. Bütün radyo ve televizyonların imza atarak onayladığı Yayıncılık Etik İlkelerinin hatırlatıldığı toplantıda, kuşak programlarına ilişkin öneriler aktarıldı.

Öz denetim mekanizmalarının geliştirilmesi, yayıncıların sivil toplum ve meslek birlikleriyle daha aktif iş birliği içinde olmaları önerildi.

Medya profesyonellerinin eğitimlerinin iyileştirilmesinin de talep edildiği toplantıda, programlarda kadınların saygınlığının ön plana çıkarılması, aile bütünlüğünün korunması, çarpık ilişkilerin sunumunun önlenmesi ve kişisel verilerin korunması konularında hassasiyet gösterilmesi istendi.

"Bugün kuşak programlarında pek çok yayın ilkesi ihlali mevcut"
Toplantıda konuşan RTÜK Başkanı Şahin, üst kurulun düzenleme ve denetleme faaliyetlerini kararlılıkla sürdüreceğini ve paydaşlarıyla aktif bir iş birliği politikası yürüteceğini belirtti.

Vatandaşlardan gelen şikayetleri çok önemsediklerini anlatan Şahin, "'Gündüz kuşağı programları kaldırılsın' demiyoruz. Bu programların revize edilmesinden ve yeni bir bakış açısıyla ele alınmasından yanayız. Bu programların ciddi bir izleyici kitlesine sahip olduğunu reytinglerden görüyoruz. Özellikle gündüz saatinde evde bulunan ev kadınları, çocuklar ve emekliler gibi önemli bir kesimin takip ettiği gündüz kuşağı programlarının zararlı değil, tam tersine faydalı içerikleriyle anılmasını istiyoruz." dedi.

Kadınların eğitimine yönelik içerikler veya eğitici ve bilgilendirici unsurların kuşak programlarda yer alabileceğini ve bunların da izleyicide karşılık bulacağını bildiklerini aktaran Şahin, şunları kaydetti:

"Bugün kuşak programlarında pek çok yayın ilkesi ihlali mevcut. RTÜK olarak 'her uygunsuz içeriğe ceza verelim' gibi bir anlayışta değiliz. Mümkün olduğunca yayıncılarımızla iletişim halinde aksaklıkların giderilmesini daha doğru buluyoruz. Sizlerden toplumsal ve kültürel değerlerimize hassasiyet göstermenizi önemle istirham ediyoruz. Çocukların korunması ve kadına yönelik şiddete karşı yapılacak her çalışmada yanınızda olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Hepimiz aynı gemideyiz. Toplumumuz ortak, değerlerimiz ortak. Kültürümüzü, değerlerimizi, birliğimizi koruyarak, medyamızın itibarının çok daha yükseklere çıkarılmasını arzu ediyoruz."

Toplantıya, Kişisel Verileri Koruma Kurulundan da katılım sağlandı. Kurul Üyesi Hasan Aydın, "Gündüz kuşaklarında kişisel verilerin mahremiyetinin ihlali ciddi mağduriyetlere yol açabilir." dedi.

Toplantıda yapılan sunumda, gündüz kuşağı programlarında kişisel verilerin gizliliğinin ihlal edildiğini belirten yetkililer, suç olan bu duruma ilişkin azami hassasiyet beklediklerini ifade etti.

Akit Haber

Gündüz kuşaklarını incelemeye tam destek
Yayın hayatına başladığı günden beri gündüz kuşağı programlarındaki tehlikeye dikkat çeken Akit'in, ısrarlı haberleri sonuç vermeye başladı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) gündüz kuşağı programlarını mercek altına aldı. Konuya ilişkin Yeni Akit'e konuşan STK temsilcileri, RTÜK'ün gündüz kuşağı programları ile ilgili kararın yerinde bir karar olduğunu belirterek, "Toplumsal değerlerin alt üst edilmesine asla müsaade edilmemelidir" uyarısında bulundular.



Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) gündüz kuşağı programlarını mercek altına almasını Diva-Sen Genel Başkanı Mustafa Çopursuz ve Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal gazetemiz Akit'e değerlendirdi.

Çok geç kalınmış bir muhasebe
"Milli ve manevi değerlerin bir nevi kolluk kuvveti görevini yerine getiren/getirmesi gereken RTÜK, maalesef yıkım olmadan harekete geçemedi" diye konuşan Diva-Sen Genel Başkanı Mustafa Çopursuz, "Her şeyin özgürlük adı altında yapıldığını, yayınlandığını varsayarak aziz milletimizin anını ve geleceğini çalan bahse konu hususlarda tam bir ferasete sahip olması gereken RTÜK'ün elbette almış olduğu bu kararını, zararın neresinden dönülürse kardır mukabilinde değerlendiriyor ve olumlu buluyoruz. Ancak bahsettiğimiz gibi, milli ve manevi değerlerimizin korunması hususunda daha hassas olunması, bu manada herkesin üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmesi elbette çok önemlidir. Filhakika devletimizin bekasını temin edecek ve ilanihaye devam etmesine de katkı sunacak olan bu gibi kuruluşların geceli gündüzlü görevleri başında olmalarına ve bütün olumsuzluklara anında müdahale etmesine ihtiyaç olduğuna inanıyoruz. Diva-Sen ailesi olarak, çocuklarımızı, gençlerimizi, kadınlarımızı ve aile yuvalarını olumsuz etkileyen faktörlerin üzerine kararlılıkla gidilmesini istiyoruz. Ki geleceğimizi şimdiden kaybetmeyelim" ifadelerini kullandı.

"RTÜK Gereğini yapmalı"
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal ise, "RTÜK'ün gündüz kuşağı programları ile ilgili kararı yerinde bir karardır. Hatta geç kalınmıştır. Bizler öteden beri bunu dile getiriyoruz. Tedbir alınması sevindiricidir. Özellikle çocukların zihinsel gelişimine olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması gerekir. Kadınların bir meta gibi görülmesinin önüne geçilmelidir. Toplumsal değerlerin alt üst edilmesine müsaade edilmemelidir. Dolayısıyla RTÜK acilen gereğini yapmalıdır" dedi.

Akit Haber

Gündüz kuşağı zehir saçıyor
Evlilik programlarının kaldırılmasının ardından gündüz saatlerinde ekranları esir alarak evleri işgal eden 'reality show' yapımlar, türlü türlü ahlaksızlıklarla aile yapımızı tehdit etmeye devam ediyor. Bu programların neden olduğu ahlaki ve sosyolojik çöküntüye karşı uyaran Memiş Hoca "Toplumun üstünü örttüğü ne kadar gayri ahlaki durum varsa hepsi çarşaf çarşaf ekranlara taşınarak ahlaksızlıklar normalleştiriliyor. Milli ve manevi değerler büyük tehlike altında. RTÜK acilen önlem almalı" dedi.



Kamuoyunun yakından tanıdığı Memiş Hoca, Türk aile yapısını zehirlemeye devam eden gündüz kuşağı programlarına karşı acilen önlem alınması çağrısı yaptı. Türlü türlü ahlaksızlarla ekranları esir alan bu tür yapımların toplumda ahlaki bir dezenformasyona neden olduğuna dikkati çeken Memiş Hoca, RTÜK'ü harekete geçmeye davet etti.

İğrençlik had safhada
Tuhaf tuhaf ahlaksızlıkların çok olağan bir olay gibi her gün bütün toplumun evlerine kadar girdiğine dikkati çeken Memiş Hoca, "Ülkemizin ücra köşelerinde bulunan bilinçsiz kişiler ekrana çıkartılıyor. Bu kişilerin yaptıkları, yaşadıkları ne kadar gayri ahlaki durum varsa hepsini ekranlara taşıyorlar. Kim kiminle ilişki yaşamış, enişte baldızıyla beraber olmuş, kayınpeder geliniyle birlikte olmuş, filanca kişi filanca kişiyi öldürmüş gibi iğrenç programlar yapılıyor. Ahlaksızlık hat safhada. Çoğu kişi de intikam duygusuyla ekrana çıkıyor. Aslında bu tür programları yapanlar, bilinçli veya bilinçsiz olarak toplumda ahlaksızlığı normalleştirmeye çalışıyorlar" tepkisini gösterdi.


Milli ve manevi değerlerin korunmasının önemine de değinen Memiş Hoca, "Bir millet öz güveninden, milli ve manevi değerlerinden uzaklaşırsa o millet çöker. Televizyon ve gazetelerin özgürlük adı altındaki yayınları ile toplum resmen saldırı altında. Bu ekranlarda iddia edildiği gibi yaşananlar dünyanın her yerinde var. Gelişmiş ülkelerin hepsinde var. Ama bu ülkeler insanların yaşadığı ahlaksızlıkları medyada televizyonlarda çarşaf çarşaf ortaya sermiyor" dedi.

Ekonomi düzelecek
Hükümetin önümüzdeki yıl ekonomik sorunları çözeceğini de kaydeden Memiş Hoca, "Ben inanıyorum ki hükümet 2022'de ekonomik sıkıntının üstesinden gelecek. Özendiğimiz Avrupa'da Amerika'da salgın döneminde yaşananları unutmayalım. Bizim ülkemizde bunlar yaşanmadı. Tekrar söylüyorum hükümet 2022'de ekonomiyi toparlayacak" dedi.

Akit Haber

RTÜK uyarmıştı! Fulya Öztürk'ten sonra sıra Müge Anlı'da mı?
RTÜK'ün uyarısından sonra yardımlara ağırlık veren Fulya Öztürk'ün ardından benzer bir hamle de Müge Anlı'dan geldi.





RTÜK geçtiğimiz aylarda aralarında ATV, Kanal D, FOX, Beyaz TV, Star TV, TV 8, Show TV'nin bulunduğu 7 kanala uyarı yazısı gönderdi. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin tarafından gönderilen ihtar yazısında, "Bu tür yayınların geneli değerlendirildiğinde, içeriği oluşturan konuların daha çok eşlerin birbirlerini aldatması, çarpık ilişkiler gibi toplumun millî ve manevi değerleri ile bağdaşmayan ve Türk aile yapısına uymayan olaylar üzerine odaklandığı tespit edilmiştir" ifadelerine yer verilmişti.

Söz konusu uyarının ardından FOX'ta ekranlara gelen 'Fulya ile Umudun Olsun' programının sunucusu Fulya Öztürk, SMA'lı bebeklerle ilgili harekete geçmiş ve her hafta aldıkları yüzlerce başvuruyu titizlikle inceleyen program ekibinin yanına sadece bu başvurularla ilgilenmesi için ek birim kurulmuştu.


RTÜK'ün uyarısının ardından bir benzer hamle de ATV'de izleyici ile buluşan 'Müge Anlı ile Tatlı Sert' programının sunucusu Müge Anlı'dan geldi. Sabah yazarı Yüksel Aytuğ, yardımlarıyla bilinen Anlı'nın yeni bir hamle için adım attığını duyurdu.

"Müge şimdi iki yeni projesini daha uygulamaya sokmak için kollarını sıvadı" diyen Aktuğ, "İlki, programın elinin uzanmadığı, yardımcı olmadığı köy bırakmamak. İkinci proje ise kadın sığınma evlerindeki çocukları mutlu edecek bir kampanya" ifadelerini kullandı.

Yüksel Aytuğ'un 'Müge Anlı'dan iki dev proje daha' başlıklı yazısı şöyle:

Okuma yazma seferberliği, mobil ve sabit aşevleri, derslikler, uzaktaki köylere giyecek ve kırtasiye yardımı, engellilere tekerlekli ve akülü sandalye ulaştırılması, sevgi izi kampanyası, patibuldular uygulaması ve daha niceleri... Yukarıda saymakla bitiremediğim bu sosyal sorumluluk projelerinin öncüsü Müge Anlı'nın en takdir edilesi tarafı, yaptıklarıyla yetinmemesi, çıtayı sürekli yükseltmesi, durmadan yeni projeler üretmesi.

Müge şimdi iki yeni projesini daha uygulamaya sokmak için kollarını sıvadı. İlki, programın elinin uzanmadığı, yardımcı olmadığı köy bırakmamak. Müge bunun için özel bir bilgisayar yazılımı hazırlattı. Atv'de her gün milyonlarca izleyici ile buluşan Tatlı Sert programının yardım eriştirdiği köyler, özel bir harita yazılımında kırmızı ile işaretlenecek. Müge dedi ki, "Şimdiden pek çok köye ulaştık. Haritadaki köylerin tamamı kırmızıya boyandığında bu grafiği sizlerle paylaşacağım." Ne güzel... Belli ki o meşhur çocuk şarkısında "Gitmesek de, görmesek de" denilen köylerin hepsi yeniden gerçekten 'bizim' olacak.

İkinci proje ise kadın sığınma evlerindeki çocukları mutlu edecek bir kampanya. Müge izleyicilerden bir ricada bulundu. Dedi ki, "Yılbaşı için kendi çocuklarınızla birlikte sığınma evlerinde mütevazı şartlarda yaşayan kadınların boynu bükük çocuklarına da birer hediye alın ve bize gönderin. Ama eski, kullanılmış oyuncak istemiyorum. Hepsi yeni, ambalajında olacak. Böylece o çocuklarla birlikte bizim de yılbaşında mutluluğumuz ikiye katlanacak."

Evet, Müge yapacak, ben daha geniş kitlelere duyurmak için yazacağım. Teşekkürler Müge Anlı, bana da kıyısından köşesinden hayır yapma fırsatı verdiğin için...

Medyaradar

Gündüz kuşağı programları için yeni düzenleme geliyor
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanlığı (RTÜK), Türkiye'de yayın yapan radyo ve televizyonlara yeni dönem için uyarıda bulundu.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'ndan (RTÜK) yayıncılara yeni uyarı geldi. Yapılan açıklamada özellikle şiddet özendirici yayınların yapılmaması ve kamuoyunda hassasiyet oluşan olaylarda daha dikkatli olunması istenirken, Gündüz Kuşağı Programları için yeni düzenleme sinyali geldi.

"YENİ TEDBİRLER ALINACAK"
'Gündüz Kuşağı Programları İlke Kararları' üzerinde çalışıldığı belirtilen açıklamada "İlerleyen günlerde bu tarz programlardaki aşırılıkların giderilmesi için alınacak tedbirler kamuoyuyla paylaşılacaktır." denildi.

RTÜK'ten yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Yayıncılarımıza Önemli Uyarı!

Herkesin malumu olduğu üzere ülkemizde yayın yapan radyo ve televizyonlar yeni bir yayın dönemine başladı.

Öncelikle tüm yayıncılarımız için hayırlı ve bereketli bir yayın dönemi temenni ediyorum.

Bu dönemin başlangıcında bazı uyarıları tekrar yapmayı zaruri görüyoruz. Çünkü geçtiğimiz yayın döneminde yayıncılık ilkeleri ihlalleri nedeniyle çok arzu etmesek de bazı müeyyideleri uygulamak zorunda kaldık.

Hem yayınlar yoluyla bazı toplumsal sorunların körüklenmemesi hem de yayıncılarımızın mağdur olmaması açısından uyarılarımızın dikkate alınması çok önemlidir.

SON GÜNLERDEKİ ŞİDDET OLAYLARI..."
Bilindiği üzere son günlerde kadına ve çocuklara yönelik şiddet olayları başta olmak üzere şiddetle ilgili adli konular medyamızın gündemine düşmektedir. Bu elim olayların medyada işleniş biçimleri ise maalesef kendilerinden beklenen olgunluktan, basın meslek ilkelerine riayet etmekten çok uzaktır.

Mahkemelerin verdikleri yayın yasaklarının hiçe sayıldığı, mağdurların ve yakınlarının medya aracılığıyla tekrar tekrar mağdur edildiği bir yayıncılık anlayışıyla karşılaştık.

6112 sayılı yasada geçen "Yayıncılık İlkeleri", tüm basınımızın imza vererek desteklediği "Görsel İşitsel Medya Etik İlkeleri", "Uluslararası Basın Etik Değerleri" ortadayken, son dönemde sergilenen olumsuz medya tavrı halkımızın tepkisini çekmektedir.

Geçtiğimiz dönemde RTÜK olarak,

"Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Etik İlkeleri" ve

"Spor Programları Yayın Etik İlkeleri",

"Haber Bültenlerinde de Akıllı İşaretler Uygulanması" kararlarını alarak ilan ettik.

Üst Kurulda alınan ilke kararları tüm medyamızı bağlayıcı niteliktedir.

GÜNDÜZ KUŞAĞI PROGRAMLARI TAKİPTE
Üzerinde durduğumuz son çalışmamız ise "Gündüz Kuşağı Programları İlke Kararları"dır. İlerleyen günlerde bu tarz programlardaki aşırılıkların giderilmesi için alınacak tedbirler kamuoyuyla paylaşılacaktır.

Alınan etik ilke kararlarının yanı sıra farkındalık artırıcı;

Kamu Spotları,

İkame Programlar,

Kamuoyu Araştırmaları yaparak medyamızın bilinçlenmesi yolunda önemli adımlar attık.

Ayrıca suça teşvik ve şiddeti özendirici nitelikli yayınlar nedeniyle Üst Kurulumuz tarafından medya hizmet sağlayıcı kuruluşlara 47 kez müeyyide uygulandı.

*Medyamız reyting şehvetine kapılarak hassasiyetlerden uzak sorumsuz bir yayın politikası yürütemez.

*Medya, kaynağı belirsiz dedikodu ve iddiaları gündeme getiremez.

*Her türlü şiddet olayları çocukların ekran başında olabileceği saatlerde televizyonlara taşınamaz.

*Kontrolsüzce verilen görüntülerle şiddet olağanlaştırılamaz ve münferit olaylar sanki toplumun genelinde varmış gibi gösterilemez.

*Fedakârca görev yapan ülkemizin güvenlik güçleri canlarını ortaya koyarak şehit düşerken suç ve suçluyla mücadele edilmediği izlenimi doğuracak yayınlar fütursuzca yapılamaz.

*Medya, dizi filmlerde veyahut başka yapımlarda şiddeti özendiremez, normalleştiremez, asla ve asla makul gösteremez.

*Basın ve ifade özgürlüğü insanların mağduriyetlerine sebep olacak bir şekilde kullanılamaz.

*Bilhassa vicdanları yaralayan üzücü toplumsal olaylarda vicdansızca yayın yapılamaz.

*Gündüz kuşağı programlarında, geleneksel aile yapısını zedeleyici, kadınları acziyet içinde gösteren, ehliyetsiz kişilerin kriminal tartışmalar yaptığı ve bu tartışmaların aylarca devam ettirildiği yayınlar ortaya konamaz.

RTÜK olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da 6112 sayılı Kanunda geçen yayıncılık ilkeleri ve etik ilkelerini ihlal edenlerle ilgili mücadelesini sürdürecektir. Bu yayın döneminde izleme uzmanlarımız aralıksız mesai yaparak medyamızın, toplumumuzun beklediği, arzu edilen şekilde yayın yapması için çalışacaktır.

Bundan sonraki süreçte uyarılardan ziyade denetim süreçleri aktif olacaktır. Yasa ihlallerinde gerekli cezai müeyyideler en ağır şekilde uygulanacaktır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

Ekran Haber

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin duyurdu: Gündüz kuşağı için etik ilkeler belirlendi
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), gündüz kuşağı programlarında yaşanan etik ihlalleri önlemek amacıyla yeni kararlar aldı. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, "Gündüz Kuşağı Programları Yayın Etik İlkeleri" hayırlı olsun. Kararları, Üst Kurulda oy birliğiyle çıkarttık. Yayınlardaki zararlı içeriklere karşı aile, çocuk ve kadınlarımızı korumak temel görevimizdir" ifadeleriyle alınan kararları duyurdu.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), vatandaşların sıkça şikâyet ettiği gündüz kuşağı programlarına yönelik önemli bir adım attı. Aile değerlerini zedeleyen ve kontrolsüz bir şekilde adli vakaları işleyen programlar, artık sıkı denetime tabi tutulacak.

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, "Gündüz Kuşağı Programları Yayın Etik İlkeleri" hayırlı olsun. Kararları, Üst Kurulda oy birliğiyle çıkarttık. Yayınlardaki zararlı içeriklere karşı aile, çocuk ve kadınlarımızı korumak temel görevimizdir" ifadeleriyle alınan kararları duyurdu.

OY BİRLİĞİ İLE KABUL EDİLDİ

RTÜK, izleyici şikâyetleri üzerine, gündüz kuşağı yayınları için geliştirdiği "Gündüz Kuşağı Programları Yayın Etik İlkeleri"ni oy birliğiyle kabul etti. Bu ilkelere göre, programlarda şiddet, istismar ve cinayet gibi suç unsuru taşıyan konuların işlenmesine kesinlikle izin verilmeyecek.

Özellikle çocukların ekran başında olabileceği saatlerde yayınlanan bu programlardaki rahatsız edici içeriklerin toplumsal normları zedelediğine dikkat çeken RTÜK, toplumda suç algısının normalleşmesini ve gayrimeşru ilişkilerin sıradanlaşmasını engellemeyi hedefliyor.  Üst Kurul, bu etik ilkelere uymayan yapımlar için ağır yaptırımlar uygulanacağını duyurdu ve programların denetim sürecinin titizlikle takip edileceğini belirtti. Bu gelişme, vatandaşların aile değerlerinin korunmasına yönelik bir adım olarak değerlendirildi.

İŞTE RTÜK TARAFINDAN ALINAN KARARLAR
- Özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesi doğrultusunda kişilerin özel hayatına ilişkin bilgi, belge ve kayıtlar kesinlikle yayınlanmayacaktır. Katılımcılar kendilerinin ya da üçüncü kişilerin özel hayatlarına ilişkin konularda beyanda bulunmaya zorlanmayacaktır. Program sunucusu ve program konuğu uzmanlar ile stüdyo konuklarının yorum ve ifadeleriyle katılımcılara karşı psikolojik şiddet uygulamalarına müsaade edilmeyecektir.

GENEL AHLAK VE AİLENİN KORUNMASI İLKESİ
- Kuşak programında kullanılan yorum ve ifadeler ile seçilecek program içeriği toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olmayacak, toplumsal yaşam alanı içerisinde sergilenemeyecek söz ve davranışlara izin verilmeyecektir.
- Editoryal sorumluluk kapsamında, yayının canlı ya da bant yayını olması fark etmeksizin, teknik imkânlar da kullanılarak Türkçenin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına izin verilmeyecektir.

ÇOCUK, GENÇ VE ENGELLİ KONUK ALINMAYACAK
- Tüm medya kuruluşlarımızın her çalışanının kanunlardan da önce tamamen insani ve vicdani hassasiyetle yaklaşmaları gereken ilk konu çocuklarımızdır. Kuşak programlarında çocuklar, gençler ve zihinsel engelli bireyler stüdyoya ya da canlı bağlantıya hiçbir surette konuk olarak alınmayacaktır. Konusu itibarıyla bu kitleye yönelik yayınlarda, istismarlara yol açabilecek konuşmalardan, suçlayıcı ve yargılayıcı ifadelerden kaçınılacaktır.
- Cinsel taciz, tecavüz gibi konuları meşrulaştırıcı, hafifletici ve kışkırtıcı yayın yapılmayacaktır.

ŞİDDET TEŞVİK EDİLMEYECEK!
- Kuşak programında kadına yönelik şiddeti teşvik eden veya kanıksatan, kadınları istismar eden içerikler ile editoryal sorumluluk gereği, program konuklarının veya katılımcılarının da bu anlama gelen yorum ve ifadelerine müsaade edilmeyecektir. Bu çerçevede, Üst Kurulumuz tarafından açıklanan Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler'e aykırı yayın yapılmayacaktır.
- Kuşak programında şiddet unsuru taşıyan konuların işlenmemesine özen gösterilecektir. Şiddet unsurunun yer aldığı konular; şiddeti özendirici veya kanıksatıcı, saldırgan davranış ve tutumları öğretici, şiddete karşı duyarsızlaştırıcı ve şiddeti normalleştirici şekilde sunulmayacaktır.

SORUŞTURMA TAMAMLANMA ŞARTI
- Soruşturmanın gizliliği kapsamında, soruşturma aşaması henüz tamamlanmamış olaylar kuşak programlarına konu edilmeyecektir.
- Lekelenmeme hakkı olarak da nitelendirilen kişilerin şeref ve itibarlarının korunmasını sağlamak adına kuşak programlarında aynı konuya tekraren yer verilmemesine özen gösterilecektir.

Ekran Haber

RTÜK kadın programları için harekete geçti: Müge Anlı ve Esra Erol'u da kapsıyor mu?



Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, gündüz kuşağı programları hakkında alınan yeni "Etik İlke Kararları"nı duyurdu. Üst Kurul, ilke kararlarının uygulanmasını da sıkı takibe alacağını belirtti

"Etik İlke Kararları"na göre, bu programlarda artık şiddet, istismar, cinayet başta olmak üzere suç teşkil eden konular işlenemeyecek.

"Etik İlke Kararları"nda yer alan ifadeler şu şekilde:

*Özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesi doğrultusunda kişilerin özel hayatına ilişkin bilgi, belge ve kayıtlar kesinlikle yayınlanmayacaktır. Katılımcılar kendilerinin ya da üçüncü kişilerin özel hayatlarına ilişkin konularda beyanda bulunmaya zorlanmayacaktır. Program sunucusu ve program konuğu uzmanlar ile stüdyo konuklarının yorum ve ifadeleriyle katılımcılara karşı psikolojik şiddet uygulamalarına müsaade edilmeyecektir.

*Kuşak programında kullanılan yorum ve ifadeler ile seçilecek program içeriği toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olmayacak, toplumsal yaşam alanı içerisinde sergilenemeyecek söz ve davranışlara izin verilmeyecektir

*Editoryal sorumluluk kapsamında, yayının canlı ya da bant yayını olması fark etmeksizin, teknik imkânlar da kullanılarak Türkçenin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına izin verilmeyecektir.

*Tüm medya kuruluşlarımızın her çalışanının kanunlardan da önce tamamen insani ve vicdani

hassasiyetle yaklaşmaları gereken ilk konu çocuklarımızdır. Kuşak programlarında çocuklar, gençler ve zihinsel engelli bireyler stüdyoya ya da canlı bağlantıya hiçbir surette konuk olarak alınmayacaktır. Konusu itibarıyla bu kitleye yönelik yayınlarda, istismarlara yol açabilecek konuşmalardan, suçlayıcı ve yargılayıcı ifadelerden kaçınılacaktır.

* Cinsel taciz, tecavüz gibi konuları meşrulaştırıcı, hafifletici ve kışkırtıcı yayın yapılmayacaktır.

*Kuşak programında kadına yönelik şiddeti teşvik eden veya kanıksatan, kadınları istismar eden içerikler ile editoryal sorumluluk gereği, program konuklarının veya katılımcılarının da bu anlama gelen yorum ve ifadelerine müsaade edilmeyecektir. Bu çerçevede, Üst Kurulumuz tarafından açıklanan Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler'e aykırı yayın yapılmayacaktır.

*Kuşak programında şiddet unsuru taşıyan konuların işlenmemesine özen gösterilecektir. Şiddet unsurunun yer aldığı konular; şiddeti özendirici veya kanıksatıcı, saldırgan davranış ve tutumları öğretici, şiddete karşı duyarsızlaştırıcı ve şiddeti normalleştirici şekilde sunulmayacaktır.

* Soruşturmanın gizliliği kapsamında, soruşturma aşaması henüz tamamlanmamış olaylar kuşak programlarına konu edilmeyecektir.

* Lekelenmeme hakkı olarak da nitelendirilen kişilerin şeref ve itibarlarının korunmasını sağlamak adına kuşak programlarında aynı konuya tekraren yer verilmemesine özen gösterilecektir.

Medyafaresi

Gündüz kuşağı programlarına RTÜK'ten etik ayarı!
Suçluların bulunmasına yardım edilmesi hedeflenen ve çok izlenen programlardan olan gündüz kuşağı programlarında suçlar hassasiyetlerine uygun biçimde işlenmiyor. Toplum içerisinde suçun normalleşmesine sebep olan bu durum için RTÜK yeni bir düzenleme yaptı. 'Gündüz Kuşağı Programları Yayın Etik İlkeleri'ne dair bir düzenleme yaptı. İşte belirlenen etik kuralları...

Televizyon ekranların en çok takip eden programlarından olan gündüz kuşağı programlarında suç ve suçlular ele alınarak değerlendirmelerde bulunuluyor. Gün geçtikçe sayıları artan bu programlarda şiddet, taciz, tecavüz, çocuk istismarı ve cinayet başta olmak üzere suç teşkil eden konuların işleniyor olması olaylara karşı hassas bir yaklaşım sergilenmesini gerekmektedir. Kullanılan söylemlerle suçu ve suçluyu normalleştirebilen bu programlardaki bilinçsiz konuşmaların önüne geçebilmek için RTÜK (Radyo ve Televizyon Üst Kurulu) yayın etik ilkelerine dair yeni bir düzenleme yaptı. 6112 sayılı Kanun ve ilgili mevzuat kapsamında 'Gündüz Kuşağı Programları Yayın Etik İlkeleri' düzenlendi.

RTÜK Üst Kurulu tarafından oybirliğiyle kabul edilen hususlara yayınlarda hassasiyetle dikkat edilmesi gerektiği belirtilirken, RTÜK söz konusu ilkelere uyulmaması durumunda gerekli yaptırımların da kararlılıkla uygulanacağının altını çizdi.

RTÜK'ün "Gündüz Kuşağı Yayın Etikleri" başlığında yayınladığı düzenleme şöyle:

• Özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine uygun olarak yayın yapılacaktır. Katılımcıların televizyon ekranlarında anlatmak istemedikleri mahrem konuların anlatılması için sunucular tarafından psikolojik şiddet uygulanmayacaktır. • Kuşak programında kullanılan yorum ve ifadeler ile seçilecek program içeriği toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olmayacak, toplumsal yaşam alanı içerisinde sergilenemeyecek söz ve davranışlara izin verilmeyecektir. • Editoryal sorumluluk kapsamında, yayının canlı ya da bant yayını olması fark etmeksizin, teknik imkânlar da kullanılarak Türkçenin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına izin verilmeyecektir.

•  Tüm medya kuruluşlarımızın her çalışanının kanunlardan da önce tamamen insani ve  vicdani hassasiyetle  yaklaşmaları  gereken ilk  konu çocuklarımızdır. Kuşak programlarında çocuklar, gençler ve zihinsel engelli bireyler stüdyoya ya da canlı bağlantıya alınmak durumunda kalındığında, bu kişilere karşı istismarlara yol açabilecek konuşmalardan, suçlayıcı ve yargılayıcı ifadelerden kaçınılacaktır. • Cinsel taciz, tecavüz gibi konuları meşrulaştırıcı, hafifletici ve kışkırtıcı yayın yapılmayacaktır.

• Kuşak programında kadına yönelik şiddeti teşvik eden veya kanıksatan, kadınları istismar eden içerikler ile editoryal sorumluluk gereği, program konuklarının veya katılımcılarının da bu anlama gelen yorum ve ifadelerine müsaade edilmeyecektir.  Bu çerçevede, Üst Kurulumuz tarafından açıklanan Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler'e aykırı yayın yapılmayacaktır. • Kuşak programında şiddet unsuru taşıyan konuların işlenmesi durumunda, şiddeti özendirici veya kanıksatıcı, saldırgan davranış ve tutumları öğretici, şiddete karşı duyarsızlaştırıcı ve şiddeti normalleştirici şekilde sunulmayacaktır. • Savcılık soruşturması devam eden konulara ilişkin, "soruşturmanın gizliliği" ilkesine uygun yayın yapılacaktır. • Lekelenmeme hakkı olarak da nitelendirilen kişilerin şeref ve itibarlarının korunmasını sağlamak adına; programlarda ele alınan konular en  fazla dört  hafta  içinde  çözüme ulaştırılacaktır.  Çözüme ulaşılamayan durumlarda farklı bir konuya geçilecektir.

EDİTÖR: Miray Çelen Ekran Haber

RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin duyurdu! O programlara ceza yağdı

Toplumu zehirleyen gündüz kuşağı programlarına ceza yağdı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, programlara 518 ceza verildiğini aktararak, kanal ayrımı yapmadıklarını belirtti.



Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, "Müracaatlar ve şikayetler üzerine gündüz kuşağı programlarına toplam 518 ceza verdik." dedi.

Şahin, Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonunda milletvekillerini bilgilendirdi, soruları yanıtladı.

'MUHALİF KANALLARA CEZA VERİLİYOR' İDDİASI
Bazı milletvekillerinin "muhalif kanallara fazla ceza verildiği" eleştirisi üzerine Şahin, "muhalif" olarak adlandırılmaya karşı olduklarını, sınıflandırmayı kanunlara ve ilkelere uymayan kanallar diye yaptıklarını ifade etti.

Şahin, "Son 5 yılda 8 bin 767 rapor düzenlenmiş, bu raporların 242'si sizin 'muhalif' olarak adlandırdığınız, kriterlere daha az dikkat eden kesimler. Algı farklı." dedi.

Bazı kesimlerin "RTÜK Başkanı iktidar kanallarına sıfır çekti" diye tweetler attığını aktaran Şahin, verilerin ortada olduğunu söyledi.

RTÜK Başkanı Şahin, uyarılara dikkat eden kanallarla ilgili herhangi bir rapor düzenlenmediğini, uyarılar dikkate alınmayıp ısrar edildiğinde rapor düzenlendiğini dile getirdi.


Cezaya gerek duyulmayan raporların da bulunduğunu anlatan Şahin, bazı raporlarda ceza verildiğini kaydetti.

Şahin, RTÜK'ün kadın örgütleriyle işbirliğinde çalışmalar yaptığını anlattı.

Gündüz kuşağı programlarına ilişkin de açıklamalarda bulunan Şahin, "Özellikle kadın programlarıyla ilgili olarak 2021'den itibaren 26 bin 998 şikayet gelmiş, bu, toplam şikayet oranının yüzde 13,4'ünü kapsıyor. Müracaatlar ve şikayetler üzerine gündüz kuşağı programlarına toplam 518 ceza verdik." diye konuştu.

"PROGRAM DURDURMA CEZASI VERİNCE BİLE ÜZÜLÜYORUZ"
Ceza verilen durumları anlatan Şahin, gündüz kuşağı programlarının en çok reyting alan, izlenen ve şikayet edilen programlar olduğunu vurguladı.

Şahin, "Biz geldiğimiz günden beri Açık Radyo hariç, hiçbir radyoyu ve televizyonu kapatmadık, lisansını iptal etmedik. Açık Radyo'nun da teknik bir sebebi var. Onu da özel sebeplerden dolayı kapatmadık. Biz, bir program durdurma cezası verince bile üzülüyoruz." ifadelerini kullandı.

Gündüz kuşağı programlarının yapımcılarıyla toplantılar yaptıklarını aktaran Şahin, durumu sadece izlemediklerini, görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirtti.

İlke kararlarına güvendiklerinin altını çizen Ebubekir Şahin, "Son yaptığımız toplantıda kanal ayrımı yapmaksızın, bundan da gurur duymuyorum ama, tüm gündüz kuşağı programlarına üst sınırdan ceza verdik." şeklinde konuştu.

Şahin, yayın yasaklarına uymayanlara da cezalar verildiğini kaydetti.

Kadına yönelik şiddet, ayrımcılık, dildeki nefret söylemleriyle daha fazla mücadele edeceklerini söyleyen Şahin, 2023 Faaliyet Raporu'nun ilerleyen günlerde yayınlanacağını bildirdi.

İlke kararlarının uygulanmamasının mümkün olmadığını belirten RTÜK Başkanı Şahin, ilke kararlarının sert tedbirler içerdiğini aktardı.

Akit Haber